29 Haziran 2008 Pazar

SOMATİZASYON - BEDENSELLEŞTİRME - NEDİR ?

SOMATİZASYON - BEDENSELLEŞTİRME - NEDİR ?

Tarihte histeri olarak ta bilinen bu rahatsızlık genellikle 30 yaşından önce başlar ve yıllarca değişik bedensel yakınmalarla devam eder gider. Psikiyatri literatüründe Somatizasyon bozukluğu olarak bilinen bu rahatsızlıkta bir çok bedensel belirti ile giden yakınmalar vardır. En az dört alanda belirti tanımlanır. Baş karın sırt , eklem ağrıları , mide barsak yakınmaları vardır. Ağrı dışında en az bir cinsel yakınmada eşlik eder. Kadınlarda adet düzensizlikleri, ağrılı adet görme bulantı kusama ile giden gebelikler geçiririler. Erkeklerde ise sertleşme bozukluğu ve ejekülasyonla ilgili bozukluklar sıkça karşımıza çıkar.

Ayrıca ağrının dışında mide barsak hareketlerinde bozulmadan tutunda bulantı kusma ve ishale varan belirtiler sıkça karşımıza çıkar.Ancak burada görülen belirtilerin zannedildiğinin aksine amaçlı olarak ortaya çıkarılmadığının bilinmesi gerekir. Gerçi amaçlı olarak belirtileri çıkaranlar da vardır. Onlara somatizasyon bozukluğu demiyoruz zaten.

Bu çoğul bedensel yakınmalar bilinen herhangi bir tıbbi duruma bağlı değildir. Yani bu şikayetlerle başvurulan hekimler belirtilerin ardında herhangi bir hastalık bulamamaktadırlar.

Bu hastalar genellikle yakınmalarını renkli ve abartılı kelimelerle dile getirirler. Etrafınızda tiyatral olarak bunu yaşayan insanlar olmuştur. Hiç böyle karın ağrısı tarifi duymamış oluğunuzu fark edersiniz. Bu hastalar genellikle aynı anda aynı hastalık için bir çok hekime başvururlar bu yüzden karışan tedaviler bazen hastalığın seyrini bile etkiler ve hastalık tablosu hekiminde kafasını karıştırır. Bu yüzdende uzayan ve bitmeyen bir tedavi süreci hasta için hem madden hem de manen bir yük olur.

Mevcut bu yakınmalar sık sık film çektirmeye sık sık hekime müracaat etmeye yol açar. Mevcut yakınmalarla uyumlu bir laboratuvar bulgusu ise çoğunlukla yoktur. Bu nedenle de hastalar hastalıklarının tıp tarafından bile keşfedilemediğinden yakınırlar. Bazen geriye dönüp bakıldığında bir yığın müdahalelerde bulunulduğu fark edilebilir. Hatta bazen ameliyat edilmiş hastalarla bile karşılaşırız.

Bu hastalığın sıklığı %0,2 den %2 ye kadar değişen oranlarda verilmektedir. Uzun süren ancak dalgalı bir seyir gösterir yani belirtiler bazen çok ağırlaşır. Kişinin işi gücü aksar ama genelde hep halinden ve hastalıklarından şikayetçi insanlar olarak karşımıza çıkarlar.

Bu durum kadınlarda erkeklerden daha sıklıkla karşımıza çıkar. Ancak nadiren de olsa görülebilen erkekler vardır ki bu hastalar genellikle çok daha dramtik seyrederler. İşleri bozulur. Üzerlerine düşen vazifeyi hastalıkları nedeniyle yapamazlar. Ve sosyal uyumları bozulur.

Hiç yorum yok: